Atopik dermatit eritemli kaşıntılı inflamatuar bir cilt hastalığıdır. Bu hastalık her 5 kişiden birini etkilemektedir. Tanı klinik özelliklerine göre konur. Genellikle çocukluk çağında başlar.
Atopik dermatit oluşumunda şu 4 temel noktayı bilmek gerekir
1-Genetik yatkınlık (Aile öyküsü- erken çocuklukta atopik olma- Filaggrinn genindeki bozukluk, )
2-Bağışıklık sistemindeki bozukluk (Sistemin kendi dokusuna saldırması, Th1-Th2-Th17 ve Th22 araclıklı inflamasyon, nonhistaminerjik nörolojik kaşıntı)
3-Cilt bariyerinde bozulma (Tekrarlayan enfeksiyonlar, irritanlar ve alerjenler kaynaklı)
4- Sağlıksız beslenme ve yaşam tarzı (Gluten,süt, şeker, kimyasal ve koruyucu içeren beslenme, sedater ve stresli hayat),
Ciltte kronik kaşıntı, cilt kuruluğu ve tipik yerleşimli egzamatöz cilt lezyonları görülür. Akut evrede deri lezyonları kaşıntılı eritematöz papüller, ödem, küçük veziküller, erozyonlar şeklinde olup lezyonlarda sulanma, sızıntı ve kabuklaşma olur. Subakut evrede, deri yüzeyinde hafif pullanma, kalınlaşma (likenifikasyon) ve kaşıntıya bağlı ekskoriasyonlar vardır. Kronik evrede ise eritem minimaldir ve likenifikasyon belirgindir. Atopik egzama çoğunlukla hayatın ilk aylarında başlar ve %60’ı ilk 2 yılda remisyona girer.
Nasıl Tanı Konur?
Atopik dermatitin tanısı, öykü ve fizik muayenede tipik morfolojik dağılım gösteren deri lezyonlarına dayanılarak klinik olarak konur.
Deride kaşıntılı dermatit varlığı durumunda aşağıdaki kriterlerden üçü olmalıdır.
1. Fleksural tutulum varlığı (popliteal fossa, antekubital bölge, boyun ayak bileğinin ön yüzü; 10 yaşından küçüklerde ayrıca yanakların tutulması)
2. Kişisel astım veya saman nezlesi öyküsü (dört yaşından küçük çocuklarda birinci derece yakınlarından birisinde atopik hastalık öyküsü)
3. Yaygın deri kuruluğu öyküsü(son bir yılda)
4. Görünür fleksural egzama (dört yaşından küçüklerde ayrıca yanakların, alın ve ekstremitelerin dış yüzeylerinin tutulması)
5. Döküntünün iki yaşından önce başlamış olması (dört yaşından küçüklerde bu özellik kullanılmamaktadır)
Bu kriteler karşılandığında ve atopik dermatti ile karışan diğer hastalıklar (Uyuz- Seboreik Dermatit - Kontakt Dermatit - Psöriazis (Sedef) gibi) dışlanıldığında tanı konulmuş olur.
Hastalığın Şiddetini Nasıl Ölçeriz?
PO-SCORAD anketi ile şiddet ölçümü yapılır. Total 103 puan üzerinden yapılır. 25 puan altı hafif 25-50 orta ve 50 puan üzeri ağır egzamadır.
Tanıda Yararlanılan Yöntemler
ALERJİ TESTLERİ: Atopik dermatitli çocukların yaklaşık üçte birinde IgE aracılı besin alerjisi veya aeroalerjen duyarlılığı saptanmaktadır. Atopik dermatit nedeni olan besinler yumurta, süt, soya, balık, fıstık, kuruyemişler ve buğdaydır.
ATOPİ YAMA TESTİ: Deri prik testi ve sIgE ile IgE aracılı Tip I reaksiyonlar değerlendirilirken APT ile T hücrelerinin rol aldığı geç tip alerjik reaksiyonlar değerlendirilmektedir.
BESİN YÜKLEME TESTİ: Atopik dermatitin besin alerjisi ile ilişkisinin doğrulanmasında altın standart tanı yöntemidir.
Tedavide Neler yapılabilir?
İRRİTAN VE ALERjENLERDEN KAÇINMA: Atopik dermatitin tedavisinde başlıca yapılması gereken AD lezyonlarını tetikleyen irritan ve alerjenlerden kaçınmaktır.
Deriyi tahriş edebilecek olan sentetik veya yünlü kıyafetler ile sabun-kozmetik ürünlerideterjanlardan kaçınılmalıdır. Çamaşırların üzerinde kalan deterjan ve yumuşatıcıların bol su ile durulanması gerekmektedir. Çevre ısısının yüksek olması, nemli ortamlar ve sigara maruziyeti AD lezyonlarını arttırır.
Alerjenden kaçınma önlemlerine uymak katkı sağlayacaktır.
Topikal Tedaviler
Nemlendiriciler: Derinin her gün düzenli olarak nemlendirilmesi tedavinin en temel yaklaşımıdır.
Topikal Kortikosteroidler (TKS) Topikal kortikosteroidler anti-inflamatuar tedavide ilk seçenektir. Atopik dermatit alevlenmesinde nemlendiricilere ek olarak günde iki kez kullanılır. Atopik dermatitin hem akut hem de kronik evresinde kaşıntının, eritemin ve likenifikasyonun azaltılmasında yarar gösterir.
Topikal Kalsinörin İnhibitörleri (TKİ) Topikal kalsinörin inhibitörleri (TKİ) takrolimus ve pimekrolimustur. Pimekrolimus krem iki yaş üzerindeki çocuklarda hafif-orta AD tedavisinde kullanılmaktadır. Takrolimusun%0.03’lük pomadı iki yaş üzerinde, takrolimusun %0.1 lik pomadı 15 yaş üzerinde orta-ağır AD tedavisinde önerilmektedir. Topikal kalsinörin inhibitörleri deri atrofisi ve diğer kortizona bağlı yan etkileri yapmadıkları için özellikle yüz ve göz çevresi gibi hassas bölgelerde güvenli olarak kullanılabilir
Topikal Fosfodiesteraz İnhibitörü (Crisaborole) Crisaborol merhem, %2 bor-bazlı, benzoksaborol fosfodiesteraz 4 (PDE4) inhibitörüdür..
Sistemik Tedaviler
Orta-ağır AD olan hastalarda topikal tedaviler ile semptomların kontrol altına alınamadığı durumlarda kısa süreli sistemik tedaviler denenebilir. Bu tedaviler, sistemik kortikosteroidler, sistemik kalsinörin inhibitörlerinden siklosporin A, mikofenolat mofetil, azatioprin, metotreksat gibi immünsüpresif ilaçlar ile, intravenöz immünglobulin, immünoadsorpsiyon, fototerapi, alerjen immünoterapisi ve biyolojik ilaçlardır. Biyolojik ilaçlardan anti-IgE antikoru Omalizumab’ın AD tedavisinde etkinliği kısıtlıdır. Daha sonra geliştirilen IL-4 ve IL-13 sinyal yolağını bloke eden IgG4 antikoru olan Dupilumab 12 yaş ve üzerinde ağır AD tedavisinde kullanılmak üzere onay almıştır.
Biorezonans protokolü ile atopik dermatitli olgularda çok başarılı sonuçlar alınmakta olup ortalama 8 -12 seans ile %90' nın üzerinde klinik yanıt alınmaktadır.